DOLAR 34,2775 0.1%
EURO 37,6708 0.17%
ALTIN 2.916,320,24
BITCOIN 2140884-0,55%
Mersin
28°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

29 yıldır mağaraların gizemli dünyasını araştırıyor

29 yıldır mağaraların gizemli dünyasını araştırıyor

ABONE OL
3 Mart 2021 07:56
29 yıldır mağaraların gizemli dünyasını araştırıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kent merkezinde mağara turizmiyle ilgilenen 49 yaşındaki Engin Zaman, Zonguldak’ın mağara anlamında Avrupa’da çok özel bir konuma sahip olduğunu ifade etti. 29 yıldır mağaraların keşfedilmesi ve turizmine yönelik araştırma ve çalışmalar yapan Zaman, aynı zamanda bilimsel çalışmalara da katkı sağlıyor. Mağara keşifleri sırasında omurgalı, omurgasız yeni canlı türlerine de rastlandı. 350 milyon yıllık geçmişiyle Gökgöl Mağarası’nın önemine dikkat çeken Zaman, “29. yıl bu yıl. Ben ilk karanlık denizlerde ilerlemeyle başladım. Bu günkü geldiğimiz noktada şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim.

Zonguldak mağara anlamında Avrupa’da çok özel bir yere sahip. Mağaralarımız özellikle bir kaç mağaramız dünya çapında çok özel yerlere sahip. Bunları görünce o gizemli dünyayı insan daha çok araştırmak istiyor. Akademisyenlerle birlikte ortak çalışmalar yürütüyoruz. Gerçekten müthiş bir potansiyel bu. Hem turizm anlamında hem de bilim açısından da çok önemli yer.

Gökgöl Mağarası çok özel bir mağaradır. Dünyada onun gibi uzunluk anlamında değil, derinlik anlamında da değil. İçerisinde yapısından kendi yapısından dolayı devoniyen ve karbonifer dediğimiz her iki döneme de 420 milyon yıl ila 350 milyon yıl arasında oluşan bir mağara. Bu anlamda müthiş bir yer. Kayaç tabakasının oluşması. İçerideki gezdiğimiz alanın oluşması daha genç 3.5-4 milyon yılı kapsar” diye konuştu.

Kızılelma-Cumayanı sistemi bakanlığın listesinde

Öte yandan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünce araştırma yapılan 60 mağara arasında Zonguldak’taki Kızılelma-Cumayanı mağara sistemi de yer alıyor. 10 kilometre uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun ikinci mağara sistemi olarak bilinen Kızılelma-Cumayanı mağarasında araştırmalar yapıldı. Diğer mağaralarla birlikte doğal yapının yanı sıra biyolojik çeşitliğe ilişkin yeni veriler elde edildi. Çalışmalara ilişkin konuşan Engin Zaman, “Geçtiğimiz yıl Çevre ve Şehircilik Bakanlığı proje yürütmüştü. Arkadaşlar geldi. Ben de yardımcı oldum onlara. Öncelikle bir kere Zonguldak’ta eksiğimiz şu. Bir çok valilerimize de ilettim. Zonguldak kamuoyuna bir kere daha söyleyeyim. Biz Zonguldak’ta ne kadar toplam mağaramız olduğunu bilmiyoruz. Benim tahminlerime göre 100-150 civarında mağaramız olması gerekiyor. Devletimizin elinde haritalandırılmış 21 mağara var. Bunların 11’i tescillenmiş. Kültür Varlığı olarak tescillenmiş. Bunların dışında benim yapmış olduğum çalışmalarda 48 mağara var. Şu anda 60-70’e yakın mağaramız çalışılmış durumda. Çalışamadığımız bir o kadar daha mağaralarımız olduğunu düşünüyorum. Bunları çalışmak sadece benim tek başıma yapacağım bir şey değil. Bu yüzden kulüp kurduk. Zonguldak Doğa Sporları Kulübü. Bu kulüpte sporcular yetiştirip hem de profesyonel mağara turizminin yapılabilmesi hem de burayı Avrupa’da hak ettiği yere getirebilmek için çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu.

Gökgöl Mağarası mikroklima özelliği taşıyor

Türkiye’nin gezilebilir ve halka açık 875 metrelik alanı ile en uzun 10. mağarası olan Gökgöl Mağarası, mercan fosillerin yanı sıra en yaşlı yapı oluşumlarına da ev sahipliği yapıyor. Zonguldak-Ankara karayolu üzerinde bulunan Gökgöl Mağarası, Türkiye’nin önemli mağaraları arasındaki yerini koruyor. Yıl içinde sıcaklık ve nem oranının fazla değişmemesi nedeni ile mikroklima özelliğine sahip olmasıyla bilinen mağaranın girişten büyük çöküntü salonuna kadar olan bölümleri ‘Fosil giriş’, ‘Astım Salonu’, ‘Harikalar Salonu’ gibi adlarla nitelendirildi. Gökgöl Mağarası, Zonguldak Mağaraları Ziyaretçi Merkezi (ZMZM) ile ilgi odağı olacak. Yaklaşık 6.5 milyon liralık bütçe ile çalışmalara geçen Kasım ayında başlayan çalışmalar ise tüm hızıyla sürüyor.

Mağaranın tanıtımı için Bülent Ecevit Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Bölümü akademisyenleri ve öğrencileri de opera ve yöresel türküler seslendirmiş ve mağarada çekilen klipler büyük ilgi görmüştü.

Onur Altındağ – Sertaç Özdemir
 

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.