Toplantıda konuşan Bakan Soylu afete hazırlık konusunda atılan adımlar ve çalışmalar hakkında bilgiler verdi.
E-Devlet aracılığı ile açıklanan Afet durumunda toplanma alanları konusunda öz eleştiride bulunan Bakan Soylu, “Bana bu konu geldiğinde biraz da heyecanla hemen yayınlayalım dedim. Tabii biraz dayak yedik oradan. Anladığım kadarıyla yerel yönetimler imkanları doğrultusunda ellerinden geleni yaptılar ama orada eleştiriden kurtulamadık. Fakat yayınlamaktan pişman mıyım hayır değilim. Çünkü birincisi Türkiye’nin gündemine geldi, ikincisi biz eksikliğimizi gördük. Ayrıca yerel yönetimler de eksikliklerini gördü. Kimse sahiplenmedi bu işi dayağı yine biz yedik ama sonunda eğrisi doğrusu iyi bir yere geldik. Sonra anladık ki biz bunu göç idaresinde yapabile kapasiteye sahip değiliz. Kim bunu becerebilir. Jandarma’yı mümessil tuttuk. Bunlar yapılırken Elazığ tecrübemiz oldu. Neticede toplanma alanları konusunda hummalı bir çalışma başlatıldı. Bir hayır oldu. Ülke genelinde toplanma alanı sayısı 25 bin 507 oldu. İstanbul’da 2020 sonu itibariye 3 bin 97 toplanma alanımız vardı. Bu rakam daha sonra 5 bin 600’a çıktı. Kişi başında toplama alanı metrekaresi 1, 29 metrekareden, 3. 37 metrekareye yükseldi. Bu toplanma alanlarının yüzde 87’i ikametlerin 500 metre mesafe yakınlık içerisinde. Bundan sonra kentsel dönüşümler oldukça bu alan güncellenecek” ifadelerini kullandı.
Acil toplanma alanları konusunda okul bahçelerinin kullanılmadığını söyleyen Soylu, “Hazır okul bahçelerin toplana alanı olarak değerlendirmedik. Çünkü biz okul bahçelerin barınma alanı olarak nitelendiriyoruz. Barınma alanı nedir o da toplanma alınandan sonra vatandaşlarımızın belirli bir süre barınacakları alanları kastediyoruz. Okullar bize onun için lazım alanlar” diye konuştu.
Afet anında iletişimin kesintisiz şekilde sağlanması konusunda atılan adımları da anlatan Soylu, telefonlar için sıfır maliyetle geliştirilen AFAD acil uygulamasını anlattı.
Uygulamanın sıfır maliyetle geliştirildiğini vurgulayan Bakan Soylu, “Uygulamaya afet anında ulaşacağınız ilk 10 kişinin telefonunu yüklüyorsunuz. Onları ücretsiz şekilde internet üzerinde ulaşma imkanı veriyor. Derdimiz telefon hatlarına yüklenmemek. 112’yi her daim arayabiliyorsunuz. Allah korusun deprem oldu telefonunuz elinizde. Heyecanlısınız. Sizi bu uygulama toplanma alanına götürüyor navigasyonla. Allah korusun enkaz altında kaldınız enkaz altında sizin konumunuzu sizi kişiselleştirerek bulmamızı sağlıyor. Bir özelliği daha var aynı anda telefon konuşuyor aynı anda mesajlaşıyor. Biz bu kişiselleştirmiş programla birlikte ulaşabiliyoruz da. Eğitim modülü var, deprem anında ani vereceğimiz mesajlarla ulaşabiliyoruz. Bu uygulamanın maliyeti bizim için 0 lira. Hiçbir maliyeti yok kendimiz yaptık. Allah razı olsun bizim bakanlığımızdaki arkadaşlar yaptı” açıklamalarında bulundu.
Jandarma ve polisin telsiz konuşma sistemlerinin de entegre edildiğini belirten Bakan Soylu, “Bu iş için bizde 4 yıl önce 20 milyon dolar istediler. Bizim jandarma ile polisin konuşma sistemleri telsiz konuşma sistemi alt yapısı farklı. Alt yapısı farklı olduğu için birbirleri ile konuşturamıyoruz. Bunlar hem güvenlik açısından hem koordinasyon açısından konuşturmamız lazım. Allah korusun kötü bir senaryo, Türkiye’ye güçlü bir saldırı altında kalırsa da Türkiye’nin tümünün birbiri ile konuşturabilecek telefon uydu dışında bizim başka bir kendi hattımıza ihtiyacımız var. Şimdi onu da bizim arkadaşlarımız yaptılar, sıfır maliyet. Birbirleri ile konuşturuyorlar. Altapı yazıldı, yazılım bitti şimdi yatırımlar yapılacak. Burada tüm telsiz altyapıları birbiri ile konuştuğu zaman deprem anında ani müdahaleler, doğru yönlendirmelere bunu sağlayabilecek bir anlayışı ortaya koyabiliriz” dedi.
Bakan Soylu sayısal telsiz haberleşme sisteminin 6 ilde tamamlandığını, yıl sonuna kadar 21 ilde sayısal telsiz haberleşme sistemine geçilmiş olacağını kaydetti.
Afet konusunda vatandaşlara da çağrıda bulunan Soylu, şunları söyledi:
“Vatandaşlarımız eğitimlerde anlattıklarımız sosyal medyadaki videolar ilgilerini esirgemesinler. Orada öğreneceğiniz bir cümle hayatınızı ve sevdiklerinizin hayatını kurtarabilir. Afet bilgisi eşittir hayat bilgisi diyoruz. Kentsel dönüşüm çalışmalarında mülkiyet sahiplerimizin biraz daha gayret içerisinde olması lazım. Binalarımızın sağlamlığına lütfen iyimser bakmayalım. Biraz tehdit penceresinden bakalım. Eşyalarımızı evin içerisine sabitleyelim. Bu işin çözümü yıkılmayan bina yapmak, yapılmasına ön açmaktır. Binalarımız depreme dayanıklı değilse bunu gözardı etmeyelim”
Yunus Emre Şeker
SPOR
15 Ekim 2024EĞİTİM
15 Ekim 2024SPOR
15 Ekim 2024SPOR
15 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.