Yazar Emel Can ile Söyleşiler…
Soru : Emel Hanım öncelikle kendinizden biraz bahseder misiniz?
Her şeyden önce okumayı ve okutmayı seven bir Türkçe öğretmeniyim. Meslekte 22. yılım. Çocukluğum Ankara’da geçti. Yüksek öğrenimimi ise Konya’da, Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesinde tamamladım. Evli ve üç çocuk annesiyim.
Küçük yaşlarda başlayan yazma sevgim, mesleğim ve anne olmamdan dolayı çocuk metinlerine doğru yöneldi.
“Yunusça” ve “Atasözü Ağacı” adlı antolojilerde bir deneme yazım ve bir öyküm yayımlanmıştır.
İlk kitabım bir çocuk romanı olan “Kardeşimin Annesi” dir. Hemen ardından yayımlanan “İçimizdeki Yıldızlar”sa bir gençlik romanıdır.
Çeşitli dergilerde yayımlanan çocuk öykülerim ve şiirlerim bulunmakta.
Soru : Peki teşekkür ediyorum, yazmış olduğunuz kitaplarınızın içeriğinden bahsedebilir misiniz?
“Kardeşimin Annesi” kardeş rekabetini anlatan bir kitap. Ebeveynlerin çocuklarına istemeden de olsa yaptıkları bazı eşitsizlikleri de konu alıyor.
Birden çok çocuğu olan hemen her ailede rastlanabilecek böylesine hassas bir konuyu işlediği için çok sevildi. Sadece çocuklar değil yetişkinler de kendilerinden bir şeyler buldu. Çocukları arasında kalmış ebeveynler, kendini küçük kardeşinden daha az sevildiğine inandırmış ablalar, ağabeyler… Yaşsız bir kitap bu yüzden.
İçimizdeki Yıldızlar ise bir gençlik romanı…
Ailede hissettirilmeyen sevginin çocuk ruhunda açtığı yaralara temas ediyor.
Ailede az sevilmiş iki problemli çocuğun kurduğu dostluğa ve birbirlerini nasıl iyileştirdiklerine şahit oluyoruz okurken. Bu yüzden aramızda sessizce gezinen tüm yıldızlara ithaf edildi. İçinde yıldızlar parlayan ama aramızda olduklarını bile fark etmediğimiz tüm çocuklara…
Ayrıca Değerli Metin ÖZDAMARLAR’ın kitabın editörlüğünü üstlenmiş olması benim için ayrı bir gurur kaynağıdır.
Soru : Peki teşekkürler. Kitabınızla ilgili olumlu dönüşler var, Bu başarınızın sırrı nedir, yaşadığınız bu duyguyu tarif eder misiniz?
Gelen olumlu dönüşleri yazdıklarımın çocuk dünyasındaki ortak dertlere hitap ediyor oluşuna bağlıyorum. Anlaşılmak, koşulsuz sevilmek, değer görmek…
Çocuk dünyasının kapıları bence yalnızca güvenle, empati ile aralanabilir.
Yazdıklarımda o güveni o empatiyi bulabildiklerini düşünüyorum.
Sade ve dolambaçsız bir dil tercih etmem de buna yardımcı oldu.
Ayni kitaptan farklı yaş gruplarına ait çocukların hatta yetişkinlerin dahi zevk alabiliyor olması önemli…
Yazdıklarım gücünü bu yönünden alıyor diyebilirim.
Soru : Peki yazma sürecinden biraz bahseder misiniz, yazarken neler hissediyorsunuz, size ilham veren şeyler nelerdir?
Üç evlat yetiştiren bir anneyim ve mesleğim gereği sürekli çocuklarla iç içeyim.
Onları çok iyi gözlemleme, duygularını anlamlandırabilme fırsatları buluyorum.
Kısaca en büyük ilham kaynaklarım çocuklarım ve öğrencilerim diyebilirim.
Kendi çocukluğum da var sonra. Elinde meşaleyi asıl tutan o…
Özetle çocuk ve çocuğa dair her şey -ister öğrencim olsun ister evladım- benim en büyük ilham kaynağım.
Soru : Anlıyorum, peki yeni bir kitap projeniz var mı?
Yeni kitap projelerim var elbette.
Çocuklar için yine…
Bakalım zaman gösterecek.
Soru : Açıklamalarınız için teşekkür ederim. Son olarak sizi okuyan, takip eden okurlarımıza söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum.
Sözlerimi şu şekilde bağlamak isterim:
“Her çocuk çok özel…
Her çocuk ayrı bir dünya…
Çocukluğun verdiği o saflık o temizlik bitmeden, o rengarenk dünya daha tek düze renklerden ibaret olmaya başlamadan o dünyaya seslenebildiğim kadar seslenmek, kalemim döndüğünce onlara en güzel değerleri kazandırmak istiyorum.
Geçirdiğim her mesai, uykusuz geceler, verdiğim her tür emek ve fedakarlık yalnız ve yalnız bu hedefe adanmıştır.”
SPOR
10 Aralık 2024EĞİTİM
10 Aralık 2024SPOR
10 Aralık 2024SPOR
10 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.